Evinin ağzını,gözünü,yüzünü temizleyince nasıl ferahlık oluşuyor değil mi?
Ağzı mutfağın,gözü pencerelerin...sen de güzel bi'gusül alınca mis...harika bir dem vaktine dem...Sen o evin canısın,can olmadan ev ne işe yarar ki!
"Kalbim temiz" diyenler var.Bu sözü diyenlere hayretteyim.Çünkü bu sözü manevi hiç bir eylemi olmayanlardan duydum genelde.Sözlerine gerekçe olarak da görünüşte ibadet edenlerin yaptığı günahları öne sürerler.
Hadi onlar bilinçsiz ibadet ediyor ya da dini kendine gösteriş yapıyordur veya ciddiye almıyordur ki ibadetlerini,ibadeti kendini kötülüklerden arındırsın da temizlesin!
İnsan nasıl iddia edebilir temizlenmeden temiz kaldığına...insan kadar bozulan bir şey var mı bu alemde?İki gün su bulamasa kırk gözden ağlayan kim?Rabbimizin Kuddüs esması şulelenmese iç organlarımızda nasıl bir iç temizliği olurdu ki?
İnsan nefsinin temiz olduğunu söyleyemez.Nefs temiz kalamaz,tıpkı bedenimiz gibi evimiz gibi...temiz tutulması gereken bi'şeydir.Çünkü içimizde ve dışımızda Yecüc,Mecüc misali bir sürü bozguncunun istilası vardır. Evine çatı yapmasan rahmet olan yağmur,güneş dahi sana zulüm olurken nasıl nefsini korumadan yanmaktan,boğulmaktan korunduğunu iddia edebilir insan! Sinek misali sinsice gelip nefsin arzulara dalmışken senin kanını emenleri inkar eder mi insan?O kan emiciler seni tv.başında oyalayarak senin hayr için dönecek kanını batılda,boş işlerde ziyan ederler.
Boş ev dahi kirlenir,düzenli bakımı yapılmayan ev örümcek,böcek yuvası olur kokuşur.
Temizliğini kendi yapmayan,başkasına yaptırmayı alışkanlık eden gerçek temiz kalmayı bilemez.Çok iyi ve temiz giyinmiş birinin ağzı bozuk ise o sahih temizlik değildir.Bu evin salonun temiz ve gösterişli tutulup mutfağını,banyosunu pis bırakmaya benzer.O beşer ile yüzeysel tanışan önce salona kabul edilen misafir gibidir.Fakat eni sonu iyice tanış olunca evin mutfağı,banyosu açılır. Gerçek gün yüzüne çıkar.
Bir ip ucu olsun.Şu evlilik aşamasında,"Kesilmedik karpuz,içini kesip bakmadık ki!"diye bir söz var hani!
İçini kesmeden tam olarak anlayamayız fakat karpuz seçerken içinin güzel olduğunu tahmin eden uzmanlar vardır hani! Onlar karpuza iki tık tık eder içi fosmu anlarlar.Bu tık tık sesdir.Kapıyı tıklatmak gibi! "Kim o!" denilen,ses verir.O ses onun kim olduğunu ele verir.Tok kendinden emin bir ses ile boş ses ayırt edilir.İnsanın boşmu dolumu olduğu konuşması ile anlaşılır.Fakat bu gösterişte olabilir.O zaman nerede yetiştiğine,hangi suyu içtiğine hangi ilmi yediğine bakılır.Birde onun meşrebinin zıttı ile onun ortamında olmak onun asıl tavrını ortaya çıkarır.
İnsanlar kendini dahi unutmuş olabilirler.Aynı ortamda kalmak kendini temiz zannettirebilir.Bu sürekli özel araba ile yolculuk yapan kişinin bir tebdil-i kıyafet ile otobüs ile yolculuğa çıkması ile de ortaya çıkabilir.Birinci gün itiş kalkış bindiği otobüste yer verebilir.Fakat bu hergün binilen bir araç olunca,tavrı değişebilir.İçinde ki asıl nefsi ortaya çıkar.
Aynı şey otobüs ile sürekli yolculuk yapan bir kişinin araba kullanmaya başlamasıyla da kendini belli eder.Otobüste kibar ve alçak gönüllü iken,temizlemeyi ihmal ettiği yanları,zor bir trafiğin içinde ortaya çıkar.
Kirli bir evde oturan o kiri kir olarak görmez,ne zaman zıddı ile tanış olur kirlerini fark eder.Fakat hevasına hevesine uyan yine görmez.İçinde kin,kibir ateşini yakıp duran evin içinde ateş yakmış gibidir.O sürekli yaktığı ateşin yangını ile yanar,dumanı ile boğulur,gözünün yaşı dinmez.
Kin,kibir birer pisliktir.Gerçeği örtecek karanlığa nedendir.
İçinde tevazu,takva taşıyanlar evinin her odasında lamba olan gibidir.Bu ev gece de olsa ışıl ışıldır.
İçinde ateş yanan bir lamba mı temiz kalır yoksa yakmayan ışık olan mı?Hangisinin camı iyi gösterir.Biri nârdır biri nurdur.Nur olan içten kirlenmez fakat dışarıdan kirlenir.O da yine temiz tutma ile sürekli temiz kalır.Bu müminlerin temizliğidir.
İçinde ki ateşi sürekli harlayan kendi ateşinin,isinin pisinin içinde hakkı olduğu gibi göremez.Dıştan gören de onu bir ışık kaynağı zanneder.Her ateşi söndüğünde isi pisi ortaya çıkar.Elektrik enerjisi nasıl hareket gibi kaynaklardan oluşuyor.İnsanın temiz olma gayreti de bu nurun kaynağı oluyor.
Zikirden,Allah'ın ayetlerini içine sindirmekten kaçınanlar sahih ışığı bulamıyor.
Grup grup zümrelere ayrılmış insanlar kendi hallerini tanımak için tebdil-i kıyafet etmelidir.Yoksa her insan kendi alıştığı nefsinin mutlu olduğu yerde gerçek halini göremez.Arabayı tebdil eden de otobüsü tebdil eden de başkasında kusur aramaya değil kendi gece ve gündüzde ki halini görmek için gitmelidir.Siyahın içinde beyaz görünür,beyazın içinde siyah...
(Fotoğrafdaki ayet meali Zümer 22)
İkra Ela
@ikraela
#instagramyazılarım
@kainatındilinden
0 yorum:
Yorum Gönder