Hayvanlar insanlığa ibret oldukları için bu güdülere sınırlar koyulmuştur.
Aslında hayvanlık makamına sadece nefse bulaşan a'raz da diyebiliriz.İnsanın capcanlı olabilmesi en fazla nefse bağlıdır.Ve bu nefsi idare etmeye,temiz tutmaya,dengede dutmaya,Rabbinden kopmamaya söz vermiştir.Sözünde durmayan Rabbinden koparak iki yandan birine arzusuna göre sürüklenir.
Peki ne yapacağız?
En başta insanın özünde insan çekirdeği olduğunu bilip ona göre onun meyvenin içine değil de kabuğuna bakma gibi bakmayacağız.Onun o potansiyel insan ruhuna can suyu olacak salih işler üreteceğiz.
Biliyor musun diyeceğim de evimde yaptığımı kim nereden bilir?En yakının dahi bilmez.Fakat alemlerin Rabbi Basir Habir Allah bilir.
Ben ne yaptığımı söyleyeyim de
üzerimde nimet olan bilgi hakkı kalmasın.
Kedimiz gırnav olunca kendini sevelim diye gelip kendini önümüze atardı.(Bu ibret bana dedi ki : ailede yeterli ilgi ve sevgi görmeyen ergenler heryerden o ilgi ve sevgi açlığı ile kıvranır.Yine velisinden görmeyen dışarda arayan bi'sürü belaya uğrar.Yazık bu gençler horlanmadan sevgi ile bilinçlendirilmelidir.)
Ben ilk gırnavında çok sevdim.Fakat o iyice çıldırdı.Tepeme çıkmaya başladı.
İkincide şefkat ile ölçülü Besmele ile sevdim.Bu ona daha iyi geldi.Burada ölçünün denge olduğunu anladım.
Üçüncü gırnavı ise daha coşkundu şefkat ile ilgi yeterli olmadı. Zaten bir bebeğe benzettiğim onu bebeğin gazını alır gibi sırtına bebeğe uyguladığımız gibi avuç içi ile çok hafif vuruşlar yaptım. Buna şefkat tokatı dedim.İnanılmaz rahatlattı. Fakat derdi bitmiyordu ki işin yok bunu rahatlat diyip zıvanadan çıkmadan o da can değil mi Rabbimizin bize a'lâ nimeti.
Daha önce yazdığım birçok insanın dengede yani ortada olan ümmet olması hakikatini nefsimizin bir hali olan kedimiz Sansa'dan okudum.
İnsan ahsen-i takvimde yaratılmış,takva elbisesini yırtmayınca bir çekirdeğin zarı gibi kendi özünde ki insan fıtratı(bilinci)filizlenecektir.
O güzellik ile de başlar bebek,su gibidir,düştüğü yerde kirlenir.O da rahmet ortaya çıksın diyedir. Yusuf güzelliğinde muhabbet makamında Muhammed'i ( s.a.v ) şuura erdirilir.
Doğru olmayı dileyen,takva sahipleri bataklık içinde dahi olsa hakkikate erdirilir bir nilüfer güzelliğinde.
Sonra onun o batakta olduğunu bilen onu işe yaramaz zannedenler "Sen o bataktan nasıl çıktın?" der.
Ademce tevbe ile başlar,ademin ilk güzelliği Muhammed'i ( s.a.v ) güzel ahlak ile biter.Ahrete o nur ile uyansın diye
İkra Ela
#instagramyazılarım
@ikraela
#zıvana
Zemberek
#nedenselamdankoptukbiz
0 yorum:
Yorum Gönder