(Önce ki paylaşımı okumdan buraya geçilmesin."' Selamdan neden koptuk biz?' sorusuna cevaplar sürüyor inşaallah. )
*** Her 6.basamakta muhabbet makamında birbirinden ayrılanlar yeniden muhabbetlere başlama yapar,her 6.basamaktan muhabbet makamını bozmayan bir asma çubuğu gibi bağı güçlendirir,kademe kademe budak büyür sevgi saygı güçlenir,Allah namına güzel ahlak örneği el birliği ile meyvesini verir.
"Allah'ın emri peygamberin kavli ile"diyerek Allah'ın nikah emrine itaat ederken peygamberin kavline ne kadar uyan vardır acaba?
'Peygamberin kavli ile'ne demek?Peygamberin sözü ile...Peygamberimiz Allah'ın emrini tastik etmiş o mu acaba?
Yoksa onun yüksek ahlakına uyma sözümü vermektir.
Rabbimizin en beğendiği tamamladığı güzel ahlaka uymak olmasın. Yani bu evliliğe Allah'ın emri ile nikah akti ile başlayacağım.Peygamberimin getirdiği söz ile...onun getirdiği söze bağlı kalacağım.Evlendiğim kişiyi ne evlilik halimde ne de boşanma gibi bir durumda o benim mahremim onun ziynetlerini,kusurlarını,ben de olan sırları asla açmayacağım.Hakklarını aynen vereceğim. Onun mahremi benim mahremimdir.
Peki ya şimdi ki hallere bakınca hem evlilik hallerinde hem boşanmaların ardında binlerce mahrem ortada.Hatta üzerine bir de iftiralarda eklenerek.
Ya da aynen o mücadele eden kadın gibi hem eş olarak görülmüyor hem nafakası sağlanmıyor hem de boşamıyor zorla tutuyor.
Böyle mahremi olmayan zulüm dolu evlerde de olan yine sabilere oluyor.
Bu durum tabi ki kadının erkeğinin mahremlerine sadakatsizliğini de anlatır,iki yüzlülük,sömürü vs.
Yani ne kadar emre ve kavle sadakat var?
Bu kavl mahremleri açık etmemek olmasın?
Meryemce iffetin remzi,İsaca hakikatin durağı, Muhammed'i öz bilinç,fıtratta ekili olan.
Bu kadim gerçek Adem (a.s ) den beri var olan gerçek!
Peki kim Habili kim Kabili seçiyor?
Bu kavl sadece evliler arasında mı olmalı yoksa iki kişinin hayır namına bir araya geldiği anlarda da mı olmalı?
Ne kadar o kavle uyup sözümüzü Muhammed (s.a.v ) mim durağında noktalayabiliyoruz?
Cemre hayatın hangi alanına düşsünde sıcaklığından oraya bahar gelmesin, sular coşmasın, kelebekler uçmasın?
Kavle uymayınca da ev cehennem örtüsünden bir örtü,selamsız sabahsız bi yer olur.
Aslında bu konu çok açıktırda,bu duruma sadece Muhammed (s.a.v ) güzel ahlakına kavuşmak diyebiliriz. Tekammül süreci,o erdeme kavuşunca daha daha daha çok istemek sağdan da soldanda olsa kaymaktır.Yani Hz Muhammed (s.a.v ) i bilmeyen dahi o güzelliğe erişir.Bu sünetullah gereği de böyledir.Ölçüsüz hiç bir hal yok alemde.İnsanlığın nefsini temiz ve dengeli tutma makamı,ölçüsüde Hz.Muhammed ( s.a.v ) dir.Yalnız Allah'ı ve peygamberini hakkı ile tanımayan ya aşırı gider ya da miskinleşir yeniden bir alak gibi kendine çekilir.Bu durumu yemeği tatı tuzu dengeli pişirme ile tatsız tuzsuz yal gibi yemeğe de benzetebiliriz.İnsanların muhabbet makamına erişip de az daha az daha yakınlaşmak arzusundan birbirlerine yılışık,laubali olmaya sürüklenmesine de benzetebiliriz.
Muhammed (s.a.v ) makamı dengedir.Sınır koymaktır.Kendi mahremiyetine dikkat etmek gibi başkalarının mahremiyetine de saygı göstermek onların hicabını yırtmamaktır.Yani bu denge Fatihanın hayat olmasıdır. Paylaşımlarım bu dizinde gidecek inşâAllah.
İkra Ela
#instagramyazılarım
@ikraela
#sessizkalma
#nedenselamdankoptukbiz
#sessizkalma
#nedenselamdankoptukbiz
0 yorum:
Yorum Gönder