İçinde coşkun bir dere vardı. Sen deli sandın.Bir yudum almadın ki onu bilesin.Ya onu terk ettin,ya daldın beraber aktın o aktı deniz oldu sen b/alık yedin, büyürüm dedin,kimseler beni yutamaz sandın.Bak yeme düştün,bari öldür de alıklığını yeniden başla...
Ya da doymadın o deli suya,çok mu kavrulmuştun ne? Anlaşıldı sen o deliliğe doymadın.Bak uyuştun,şiştin anlamdan içmek olur mu ki?
Hadi bari uzaklaş,Hak de çalış git bir toprak birde tohum bul ek onu,sula sendekiler ile...yuttuğun fazla suyu toprak alır,tohum ise bir damlacık alır canlanır.Can bulmak istersen bir avuçtan fazlasına göz dikme, canlanan canını eğlenmesiyle de heba etme...
Ey su coşkun su on iki pınara ayrılıp gürül gürül akan su...sende bil olur mu onlar dayanamaz coşkuya aktıkça akmak isterler.Sen yeterli vakit dolunca musluğu kapamayı bil! Zaten merak etme herkes nasibince alır,o dallanır budaklanır,ummadığında çiçek açar,örneğin hak çiçeği...sakın hayınlık etme, ne su senin ne o tohum,olmalar yolunda olmalar bir değil.Firavun'da var Musa'da...
Hadi susa...sus...
@ikraela (Sen dili kullanmam gerekti burada,Sen veya o ikisi de biziz,aynalar...)
#sessizkalma
#nedenselamdankoptuk
#hucurat
#zemberek
#zıvana
Kendini göremeyen yüz,kendini göremedikçe bilemeyen,tanıyamayan yüz!Yüz kendini özler mi?Kendini özleyen yüz ayna ister.Ayna nesnedir,yansıtıcıdır,anlatır.İnsan her gördüğünü yansıtıcı ve anlatıcı görür ise kendini görür,kendini bilir,kendini tanır.
0 yorum:
Yorum Gönder