Bugün, bugün dediğimde kesemizden gitti ama olsun ben bugün diyeceğim.
Bugün ben cenneti gördüm. Ağaç duaya durmuş ellerinden alı mora karışmıştı."Rahman Rahim Allah ismi ile" diyordu her şey.Arılar yine öz toplama telaşında " Rahman" diyordu.Deniz çarşaf gibi kucaklıyordu soluk almak isteyen martıları...Hepsi birden "Rahman Rahîm Allah" diyorlardı. Hepsini kucaklamış dağ "Rahman Rahîm" diyordu...
"Ey bizim Rahman Rahîm Rabbimiz Sen Rahman Rahîm Allah olmasan her şeyin gayp olacağını gördüm. "
Cennetin cüzleri henüz burada,nefsimizi temiz tutalım da kemale kavuşalım diye bu kainat bizim hallerimiz ile yankılanıyor.Yoksa ne abes,ne de kaos var.Bize ayna olsun diye haller!
İnsanın elbiseye dahi muhtaç yaratılması birbirimizi yemeyelim diye! Aramızda ticaret olsun,hak ile olsun diye.... Fakat insan hakkından fazlasına göz dikince insan insanı yiyor.İnsanın insanı yemesi etini yemesi değil biliriz işte! Bir yılan nasıl boğa boğa yutar,biri birini arzularına ulaşmak için boğuyorsa o bir yemedir.Zehirliyorsa yemedir,sinsi tuzaklar kuruyorsa yemedir vs...
Yukarda bir cüzi cennet sahnesi vardı aşağıda ise cehennem... Hak ve batılın seçileceği 'Yer'burası...Hakkı seçenler ne güzel... Hayvanlar beşerin sınırı henüz aşmamasının temsilidir.Sınırı aşan bütün hayvan özelliklerini kendinde toplayan ve zihni olan bir varlık olduğu içinde daha beter tuzak kurabilen,saldırgan bir canavara döner...
Rabbimiz böyle insan fıtratına ihanet eden sapkınların yaptıklarından tüm masumları korusun.
Onlar yaptıkları kendilerine kâr sanıyor.Kalmıyor,kalmıyor sünnetullahtır eni sonu yılan yılanı yutar.Birbirlerine düşerler.Kazandım zanneden yok kazanmıyor onun hesabı daha çetin belli ki!
Bugün oldu,bugün dediğim dünde kaldı. Dün öyle muhteşemdi ki!
Muhteşemliği her zamankinden farklı tefekkür etmeye başladım.Normalde bir şeye hayranlıkla bakarken onda ki Esma-i Hüsnayı,Kur'an'dan ayetleri görürken ikidir Kur'an ile bakıyorum.
Dün mesela "Zariyat ile bakacağım âleme!"dedim.
Yola koyuldum.Fethiye kordonuna vardım. Manzara insanı büyülercesine muhteşemdi.Martıların epeyi resmini çektim sonra martılar ile öz çekim de yaptım.Şarzım azalmaya başlayınca oturup martıları seyrettim.
Birbirleri ile dalaştıkları da oluyordu fakat o kadar güzel ve ahenkli muazzam bir eser vardı ki karşımda.Bu arada zariyat suresinin ilk ayetleri ile de bakıyordum onlara...o kolaylıkla giden onlar mıydı acaba?
Zariyat suresinin mealini tekrar açıp tekrar okumaya başladım. Tozdurup savuranlara ve yükünü yüklenenler kısmına pek uymuyor gibilerdi.Aklıma bal arıları geldi.
Eşim anlatmıştı bal arısı kursağında hazmettiği özü evine getirirken evinin odacıklarını ve yeni bebekleri beslemek için polenleri de ayaklarında getirirmiş.Arıcılar kovanın kapısına bu polenleri alabilmek için tarak gibi bi aleti tuzak ederlermiş.
Ne Muazzam A'lâ Rabbimiz bir minik arıya bu muhteşem sanatı icra ettiren.
Bu coşku ile "bal arısı fotoğrafı çekebilir miyim?"acaba dedim.Meali bitirince kalktım yürüdüm,az ilerde pembe çiçekli ağaçları gördüm.Ağaçların başı rengarenkdi aşağılar ise bir gelinin başından dökülmüş gibi o renkler sergendi.Allah'ım öyle güzellerdi ki heyecandan onun da resmini çekeyim bunun da çekeyim derken işte o kırmızı püsküllü çiçeği gördüm. "Başı dolu balarısı!" Tozdurup savurmalarını çıplak gözle göremiyordum ama,evvel belgeselde görmüştüm ,fakat bir yük yüklendiklerinin canlı şahidiydim.Kolaylıkla akıp gitmelerine ve bir iş bölümü yapmalarına...
Yaşadığım mutluluğu ancak bu kadar tarif edebiliyorum.Muhteşemdi alemler "Rahman Rahîm Allah" diyordu."Allah Rahman Rahîm olmasa herşey gayp olur"diyordu.
Allah Ehad'dir.Tek birdir.Ehad Allah isminden biricik güzellikler şulelenir.Allah Samed'dir,birşeye muhtaç olmaktan münezzehtir.Alemler Ona yalnız Ona muhtaçtır.Kendini muhtaçlı görmeyen de,sadece Ona muhtaç her nefeste,her bakışta, her duyuşta,her harf için sadece Ona muhtaçtır...Bir olarak sadece Allah muhtaçlıktan münezzehtir.
İnsan nasıl da nankör olabiliyor değil mi,Allah'ı unutarak hiç bir kimselere muhtaç kalmamak için canını tüketircesine çalıştığında...Ah!Tam "Tamam artık muhtaç değilim!" derken kendi kendinin bittiğini görüyor.
Ey bizim Samed Rabbimiz, muhtaçlıklarımız ancak Senin hiç birşeye muhtaç olmayan kudretinle kerem bulur.
Biz muhtaçlıyız Allah'ım bizi affet ümmeti selama kavuştur.Ruhumuz uyansın Senin Rahman Rahîm Allah isminle...
Rahman Rahîm Allah ismi ile
" Tozdurup savuranlara, yükünü yüklenenlere, kolayca süzülenlere, işi ayıranlara andolsun ki, size vâdedilen, kesinlikle doğrudur ve ceza mutlaka vuku bulacaktır." Zariyat 1.2.3.4.5.6.ayet mealleri. *
*
*
Zariyat suresi ile bakınca kalp penceremden surede ki ayetlerin anlattığının bir bölümünü martılarda görmüştüm.Bal arılarının halini de olduğu gibi,fakat onda da onda da muhteşem bir şekilde Rahman Rahîm Allah ismini okudum.Hepsi birden Allah Rahman Rahîm olmasa biz gayptık diyorlardı. Ama bütün o parçanın en zerresine kadar.Hepsinde ayetler bölüm bölüm yansıyordu.Arılar gibi bulutlarda hakikati haykırıyordu.Her bir yağmur damlası önce yükünü yüklenip yükselir,kolaycacık süzülür gök balını bize süzer her bir peteğe bırakır gibi...
Sonra döndüm kendime baktım yine Zariyatı söylüyordu.Her bir zerrem Rahman Rahîm Allah ismi ile harfi ile işine memurdu.Bir bal arısı kovanı gibi,muhteşem bir çalışma ben kendimden habersizken nefesim dahi kolaycacık süzülüyor hayatı odacıklarıma üflüyor ve dönüyor,beni hiç yormadan.Ya içerde arı gibi iş bölümü yapanlara ne demeli?Bıktım bu kovandan diyen var mı?
Ellerim ellerim ile de iş bölümünde!
Beynimin içinde bilgi yüklenen nöronlara ne demeli?
Ah ayetler içimizde dışımızda her yerde "Rahman Rahîm Allah ismi ile" diyor.
Çoğunluğu su olan insan bedeni,suyu kendinden sıkılıp çıksa ancak bir avuç toprak,insan dediğin bir avuç toprak ya suyumuz çekilirse.Tutan Allah! Allahuekber
İkra Ela
#Zariyatsuresi,
#Kainattefekkürlerim,
#instagramyazılarım
@ikraela instagram
(23aralık 2017 #muğla #fethiye)
0 yorum:
Yorum Gönder